Seda Kiriş: Kim demiş “Yaş otuz beş yolun yarısı eder” diye haa? Kim?
Cahit Sıtkı Tarancı: Ben dedim yavrum. Hayırdır niye sordun?
Seda Kiriş: Hiiiçç.. Halt etmişsin diyecektim. Cahit amcacığım valla halt etmişsin. Yahu bir de üstüne “Dante gibi ortasındayız ömrün” diye eklemişsin. Caiz mi bu be Cahit amcacığım? Bak kırk altında yaşında hakkın rahmetine kavuşmuşsun sen. Gel bir hesap yapalım. Böl şimdi kırk altıyı ikiye ne eder?
Cahit Sıtkı Tarancı: Yirmi Üç.
Seda Kiriş: Yirmi üç eder. Peki bu Dante efendi kaç yaşında ölmüş?
Cahit Sıtkı Tarancı: Elli Altı.
Seda Kiriş: Bunu ikiye bölersek ne çıkıyor?
Cahit Sıtkı Tarancı: Yirmi Sekiz.
Ahh, be Cahit amcam. Ahh, bee güzel amcam be. Şimdi adama sormazlar mı? Demezler mi, peki bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diye. Biz yıllardır inandık güvendik sizin ikinize. Hadi sen neyse de Dante efendi bu işi daha iyi biliyordur dedik. Demek sen de onun ağzıyla bizi yemişsin. Biz de en azından yetmişe kadar alacak nefesimiz vardır diye düşünüyorduk. Lakin bu gece yaptığımız hesabın çarşıya uymadığını anladık.
Pardon siz ikiniz bizimle kafa mı buldunuz Cahit amca? Hani Dante efendi ile siz bir olup bize yıllardır bu mavalı okudunuz? Ulan her 35 yaşına girene girmez olaydım dedirttiniz, bunalımdan hepsini içki kadehlerine verdirttiniz. O gece o içki masasında otuz beşine girenler orada ruhlarını teslim ettiler. Amcam, canımın içi, Dante efendi ile sizin bizimle zorunuz neydi? Ulan biz sizin ikinizin yüzünden yolun yarısında olalım olmayalım canımızdan ikrah ettik bee. Her otuz beşine giren sanırsın mezara girdi. Bizi sadece kandırmakla kalmadınız kan dertli de ettiniz. Alacağınız olsun Cahit amca.
İyi tamam tamam da sizin ikiniz ile bitse bu mesele yine iyi. Sizin jenerasyonun bu bunalımı bizi vallahi bizden etti. Her biriniz başka başka telden çalıp durdunuz be amca. Bir baktık Ahmet abi de çıkıp “Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenleri” dedi. Emredersin Ahmet abim. (Neyse ki sen maval okumuyorsun bize, en azından biliyoruz ki seninkisi yaşlılığın getirdiği ızdırab ile bir nevi rajon kesme hali :)) Lakin senin karşında boynumuz kıldan ince. Seni üzer miyiz hiç? Üçer beşer çıktığımız merdiveleri olmadı hiç çıkmayız bundan böyle. Yerimizde sayarız önce merdiven sayısını hani Allah muhafaza otuz beş filan çıkarsa diye. Ayy, bak ben yine sardım başa. Çok özür dilerim Ahmet abi laf aramızda herkes yetmiş yaşı sınır bellediği için kendini güvende sanıyor. O yüzden ne desem boş.
Ayy, öfff sıkıldım hepinizden, yaştan, sayılardan, merdivenlerden, her şeyden bee. Bana bakın beni iyi dinleyin ben size başından beri ne diyorum rakamları da matematiği de sevmem diyorum değil mi? Siz bunu boşuna mı sandınız? Buradan şimdi hepinize sesleniyorum gözlerinizi dört açın lakin dönülmez akşamın ufkundasınız hepiniz ama hepiniz, vaktiniz maktiniz de yok. Hesabı da kitabı da bırakın! Anladınız mı? Yaşadınız yaşadınız guruba karşı bu son bahçelerde keyfinizce. Ya aşk içinde harab olun ya şevk içinde gönül, ya lale açmalıdır göğsünüzde yahut gül!
Not: Benim yaşımı hiç sormayın? Dante’ye kalsak ölmüştük. 35 yaşına girenlere ise selam olsun..
Bir yanıt yazın